9 Ağustos 2017 Çarşamba

MISIR KRALİÇESİNDEN HİTİT KRALINA ENTERESAN BİR MEKTUP

Hitit Kralı 1. Şuppiluliuma bugünkü Gaziantep İli sınırları içerisinde bulunan Kargamış Kentine yapmış olduğu bir sefer sırasında Mısır Elçisinden ilginç bir mektup alır. 1. Şuppiluliuma’nın oğlu 2. Murşili tarafından yazdırılan ve icraatlarını anlattığı yıllıklarında bu mektuptan şöyle bahseder   “Mısır Devletinin Kraliçesi babama elçiyle bir mektup gönderdi. Mektupta ‘Kocam öldü. Oğlum yoktur. Senin ise birçok oğlun olduğu söyleniyor. Eğer sen bana oğullarından birini verirsen, o bana koca, ülkeme kral olabilir. Hizmetkarlarımdan birini alıp onu hiçbir zaman kocam yapmak istemem. Bundan çok korkarım.’ ’’
Bu mektubu gönderen Mısır Kraliçesi yapılan kronolojik çalışmalar sonunda genç yaşta ölen firavun Tutankamon’un dul eşi Ankesenamon olduğu anlaşılmıştır. Mısırbilimciler tarafından yapılan çalışmalar neticesinde Tutankamon’un başının arkasına sert bir cisimle vurularak öldürüldüğü tespit edilmiştir. Bu cinayetin iktidarı ele geçirmek için bir saray görevlisi tarafından işlendiği gerçeğinin kuşkusuz Kraliçe Ankesenamon da farkındaydı. Bu yüzden mektubunda hizmetkarlarından birini asla kocası yapmayı düşünmediğini özellikle belirtmiştir.
2. Murşili yıllıklarında bu mektuptan bahsederken şöyle devam eder. “Babam bunu işitince büyükleri toplantıya çağırdı ve şöyle dedi. ‘eskiden beri böyle bir şeyi işitmedim.’” Kuşkusuz 1. Şuppiluliuma haklı olarak çok şaşırmıştı. Böyle bir şey o güne kadar hiç görülmemişti. Mısır geleneklerine göre kralın dul eşinin yabancı bir prensle evlenip onu firavun yapması imkansızdı. Bir kuşak önce Babil Kralı 1. Kadasman Enlil’e bildirildiği gibi değil bir Mısır Kraliçesinin daha düşük kademeden bir Mısır Prensesinin bile yabancı ülkeye gelin verilmesi imkansızdı.
Bu nedenle, 1. Şuppiluliuma bunun gerçek bir teklif mi yoksa oğullarından birini ele geçirmek için bir tuzak mı olduğunu anlamak için Mısır’a bir elçi gönderdi. Hitit Elçisi Hattuşa-ziti, Mısır Elçisi Komutan Hani ile birlikte dönerek Kraliçe Ankesenamon’dan ikinci bir mektup getirdiler. Bu mektupta Kraliçe 1. Şuppiluliuma’ya şöyle diyordu. “Niçin beni aldatıyor dedin. Eğer bir oğlum olsaydı kendimin ve ülkemin küçülmesini göze alıp sana yazar  mıydım? Sen bana inanmadın ve böyle yazdın. Kocam olan kişi öldü. Oğlum da yoktur. Bir hizmetkarımı alıp onu hiç bir zaman kocam yapmayacağım. Ben diğer hiçbir ülkeye yazmadım sadece sana yazdım. Senin oğullarının çok olduğunu söylüyorlar. Bana bir oğlunu ver. O bana koca Mısır’a da kral olsun.” Bu mektubun orjinali fragmanter bir durumda Boğazköy kazılarında bulunmuş ve KBO 28,51 olarak yayınlanmıştır.
Mısır Kraliçesinin evlenme teklifinin ciddiyetini kanıtlayan bu ikinci mektubu 1. Şuppiluliuma aldığında henüz karlar erimemişti. Kendisine biraz daha düşünme fırsatı tanıyan 1. Şuppiluliuma sonunda Prens Zannanza’yı beraberinde bir heyetle Mısır’a göndermeye razı olmuştu. Bu zaman kaybı aslında Hititlere çok pahalıya mal olacaktı. Prens Zananza’nın Mısır’a varmasından önce gerçekleşen iktidar değişikliği ilkçağın en sansasyonel evlilik fikrinin hayata geçmeden sonlanması demek olacaktı.
Yeni Firavun Ay Prens Zannanza’yı hemen geri göndermek yerine bir süre alıkoydu ve Prens Mısır’da öldü. Eskiden Prens Zananza’nın Mısır’a hiç ulaşamadan yolda öldüğü düşünülüyordu ancak Boğazköy kazıları sırasında bulunan birkaç santimetrelik tablet parçası, Prensin Mısır’a ulaştığını ve oraya vardığında tahta birisinin olduğunu kanıtlar niteliktedir.
Oğlunun ölüm haberini alan 1. Şuppiluliuma bundan yeni Firavun Ay’ı sorumlu tuttu. “ Sen tahta oturduktan sonra oğlumu geri gönderebilirdin!...” Prens Zannanza’nın öldürüldüğünden şüphelenen 1. Şuppiluliuma Mısır’a adeta gözdağı vermek istercesine ordularının Mısır’dan çekinmeyecek kadar güçlü olduğunu belirtmek için “Hititler şahinden kaçan çil yavruları değildir.” demiştir. (1. Şuppiluliuma burada firavun için kullanılan horus yani şahin sıfatına gönderme yapmaktadır.)
İntikam yemini eden 1. Şuppiluliuma Veliaht Prens Arnuvanda’yı Mısır egemenliğindeki günümüz Suriye topraklarına yağma seferlerine gönderdi. Bu seferin ayrıntılarını Hitit Kralı 2. Murşili’nin yıllıklarından dinliyoruz “ Babam öfkesini açığa vurdu; Mısır’a savaş açtı ve ona saldırdı. Mısır ülkesi ordularını ve savaş arabalarını yendi. Efendim, Fırtına Tanrısı, babama verdiği öğütlerle onun kazanmasını sağladı. O da Mısır ülkesinin ordularını ve savaş arabalarını yok etti…”

Bu zaferler aslında Hititler için çok büyük bir kabusun başlangıcı olacaktı. Hattuşa’ya getirilen çok sayıda savaş esiri beraberlerinde büyük bir felaketi de getireceklerdi. Yetersiz barınma olanakları ve hijyenden yoksun yaşam alanların yüzünden veba esirler arasında hızla yayıldı. Hastalık o kadar hızlı yayılmıştı ki çok kısa sürede veba tüm Hattuşa’ya hatta saraya kadar ulaşmıştı. En sonunda 1. Şuppiluliuma’nın kendisi de bu hastalıktan hayatını kaybetmiştir. Bu yüzden çağın iki süper gücü arasındaki bu hesaplaşmanın iki kuşak sonraya ertelenmesi gerekecekti.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

HİTİT KRALLAR LİSTESİ

ORTA KRONOLOJİDE HİTİT KRALLAR LİSTESİ Kral Adı Akrabalık İlişkişi Yıllar Pith...